Basur (Hemoroid) Ameliyatı ve Ameliyat Sonrası Yaşam

By Editor On Dec 5, 2023

Basur (Hemoroid) Ameliyatı ve Ameliyat Sonrası Yaşam

Hemoroidler anal kanalın içinde veya etrafındaki damarların şişmesi ve iltihaplanması sonucu oluşan ağrılı ve rahatsız edici bir durumdur. Hemoroidler iç ve dış olmak üzere iki ana türde bulunabilir. İç hemoroidler anal kanalın içinde bulunan damarlardan kaynaklanırken, dış hemoroidler anüs çevresindeki damarlardan kaynaklanır. Genellikle tuvalet alışkanlıkları, kronik kabızlık veya ishal, hamilelik ve aşırı kilo gibi faktörler hemoroidlerin gelişimini tetikleyebilir.

Basur Nasıl Anlaşılır?

Basur, tıbbi terimle hemoroid olarak adlandırılan bir sağlık sorunudur. Hemoroidler rektumun alt kısmında ve anüs çevresinde bulunan damarların şişmesi ve iltihaplanması sonucunda ortaya çıkar. Bu durum dışkılama sırasında ağrı, kaşıntı ve kanama gibi semptomlara yol açabilir. Yaygın basur semptomları şunlardır:

Anüs Çevresinde Ağrı ve Kaşıntı: Hemoroidler anüs çevresinde ağrı ve kaşıntıya neden olur. Bu kaşıntı ve ağrı özellikle dışkılama sırasında veya sonrasında artış gösterir.
Kanama: Basur dışkılama sırasında veya sonrasında kanama yapabilir. Tuvalet kağıdında veya dışkıda kan görmek basurun bir belirtisidir.
Anüs Dışında Şişlik: Hemoroidlerin şişmesi sonucunda anüs çevresinde yumru oluşabilir.
Dışkılama Zorluğu: Büyük hemoroidler dışkılama sırasında zorluğa neden olabilir. Bu durum tuvaleti kullanırken rahatsızlık hissine yol açabilir.

Basur Tedavisi

Basur pek çok kişi için rahatsız edici bir sorundur. Fakat bu sağlık sorununun tedavisi için çeşitli seçenekler mevcuttur. Basur tedavisi seçenekleri şunlardır:

Lifli Beslenme ve Bol Sıvı Tüketimi: Basur tedavisinin ilk adımı, dengeli bir diyet ve yeterli sıvı alımıdır. Yüksek lifli yiyecekler, dışkıyı yumuşatır ve bağırsak hareketlerini kolaylaştırır. Bu, basurun daha az tahriş olmasını sağlar. Sebze, meyve, kepekli tahıllar gibi lif açısından zengin gıdaları beslenmeye eklemek önemlidir. Aynı zamanda günlük olarak en az 8 bardak su içmek bağırsakların düzgün çalışmasına yardımcı olabilir.
İlaçlar ve Topikal Kremler: Bazı durumlarda, doktorun reçete edebileceği ilaçlar ve topikal kremler mevcuttur. Bu ürünler kaşıntıyı hafifletebilir ve şişliği azaltabilir. Bazı ilaçlar basuru küçültmeye yardımcı olabilir.
Egzersiz ve Aktif Yaşam Tarzı: Düzenli egzersiz yapmak bağırsak hareketlerini teşvik edebilir ve basuru önlemeye yardımcı olabilir. Aynı zamanda uzun süre oturmak yerine ara sıra ayağa kalkarak veya yürüyerek kan dolaşımını artırmak da basur riskini azaltabilir.
Cerrahi Müdahale: Şiddetli basur vakalarında ve diğer tedavilere yanıt vermeyen durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir. Cerrahi seçenekler arasında hemoroidin çıkarılması (hemoroidektomi), lastik bant ligasyonu veya lazer tedavisi bulunabilir.

Basur Ameliyatı Nedir?

Hemoroid ameliyatı, bilimsel adıyla hemoroid veya basur cerrahisi, hemoroidlerin tedavisinde kullanılan bir işlem türüdür. Bu işlem hemoroidlerin şiddetli veya kronik durumlarında tercih edilir. Hemoroidlerin yol açtığı ağrı, kanama veya tahriş durumunda cerrahi müdahale gerekebilir. Hemoroid cerrahisi anüs bölgesindeki şişmiş damarların çıkarılmasını içerir. Hemoroid cerrahisi iki farklı yöntemle gerçekleştirilebilir:

Açık Hemoroidektomi: Bu yöntemde cerrah anal açıklığı genişletir ve iç veya dış hemoroidleri çıkarır. Sonrasında bu bölge dikişlerle kapatılır. Açık hemoroidektomi, daha büyük ve karmaşık hemoroid durumlarında tercih edilir.
Kapalı Hemoroidektomi: Bu yöntemde cerrah özel bir aletle hemoroid dokusunu çıkarır ve dikiş gerektirmez. Bu yöntem daha küçük hemoroidlerin tedavisinde yaygın olarak kullanılır ve daha az ağrılı bir iyileşme süreci sunabilir.

Basur Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Hemoroid cerrahisi hemoroidlerin tedavisinde kullanılan bir dizi cerrahi prosedürün genel adıdır. Uygulanan prosedür açık ve kapalı cerrahiye göre farklılık gösterir. Ameliyat adımları aşağıda verilmiştir:

Açık Hemoroid Cerrahisi: Açık hemoroid cerrahisi hastanın rahat bir şekilde işlemi geçirmesi için genellikle epidural veya genel anestezi altında gerçekleştirilir. Cerrah iç veya dış hemoroidlere erişmek için küçük bir kesik yapar. Şişmiş ve iltihaplı hemoroidler dikkatlice kesilir ve çıkarılır. İç hemoroidler için cerrahın rektal mukozanın altındaki damarları çıkarması gerekebilir. Dış hemoroidler için ise dışarıda görünen damarlar çıkarılır. Daha sonra kesilen bölgelere dikişler atılır. Bu dikişler kanamanın kontrol edilmesine ve iyileşme sürecinin başlamasına yardımcı olur.
Kapalı Hemoroid Cerrahisi: Kapalı hemoroid cerrahisi özellikle iç hemoroidleri tedavi etmek için uygulanır. Kapalı hemoroid cerrahisi, hastanın ağrı hissetmemesi için anestezi altında gerçekleştirilir. Cerrah perianal bölgede küçük bir kesik yapar ve iç hemoroidlere erişir. Kapalı hemoroid cerrahisi, iç hemoroidlerin tedavisi için genellikle skleroterapi yöntemini içerir. Bu aşamada özel bir madde (genellikle bir sklerozan ajan) iç hemoroidlere enjekte edilir. Bu madde damarları daraltarak ve sertleştirerek hemoroidleri küçültmeye yardımcı olur.

Kimler Basur Ameliyatı Olabilir?

Basur ameliyatı ciddi vakalarda düşünülen bir tedavi seçeneğidir. Hemoroidektomi gibi bir cerrahi işlemi düşünen kişilerin ameliyat için uygun adaylar olup olmadığını belirlemek için bir doktora danışmaları önemlidir. Genellikle bu şu durumlarda önerilir:

İlaç Tedavilerine Yanıt Alınamaması: İlk aşama hemoroidler genellikle diyet değişiklikleri ve ilaçlarla kontrol altına alınabilir. Fakat semptomlar ilaç tedavilerine yanıt vermiyorsa veya iyileşme beklenenden daha uzun sürüyorsa, ameliyat düşünülebilir.
Şiddetli Kanama Durumları: Hemoroidlerin semptomlarından biri olan kanama, ciddi bir sorun haline gelebilir. Şiddetli kanama durumlarında ameliyat riskleri göz önüne alınarak cerrahi müdahale gerekebilir.
İç Hemoroidler: İç hemoroidler anüsün iç kısmında yer aldığı için genellikle dışarıdan görünmezler. İç hemoroidlerin tedavisi için ameliyat sıklıkla önerilir.
Büyük Dış Hemoroidler: Büyük dış hemoroidler dışkılama esnasında ağrı ve rahatsızlık yaratabilir. Bu durumdaki hastalarda ameliyat düşünülebilir.
Hemoroid Prolapsusu: Hemoroid dokusunun anüs dışına çıkması durumuna “prolapsus” denir. Bu durum ciddi rahatsızlığa yol açabilir ve ameliyat gerekebilir.

Basur Ameliyatı Sonrası Yaşam

Hemoroid ameliyatı sonrası iyileşme süreci, hastanın ameliyat sonrası bakımına ve yaşam tarzı değişikliklerine bağlı olarak değişebilir. Hemoroidektomi operasyonundan hemen sonra hastalar hastanede gözlem altında tutulurlar. Bu dönemde ağrı, şişlik ve kanama gibi belirtiler normaldir. Genellikle doktorlar ağrı kesiciler ve iltihap önleyici ilaçlar reçete ederler. Bu dönemde yatak istirahati önemlidir. Hasta taburcu olduktan sonra evde iyileşme süreci başlar. İyileşme sürecinin ilk günlerinde dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar vardır. Tuvalet alışkanlıklarını düzenli olarak sürdürmek, dikişlerin ve ameliyat bölgesinin temiz kalmasına yardımcı olur. Islatma veya temizleme işlemi sırasında nazik olunmalıdır. Lif açısından zengin bir diyet tüketmek, kabızlığı önlemeye yardımcı olabilir. Ayrıca, doktorun önerdiği diyet kısıtlamalarına uymak önemlidir. Açık hemoroidektomi sonrası dikişler genellikle birkaç hafta içinde kendiliğinden çözülür. Kapalı hemoroidektomi sonrası ise dikişlerin bakımına dikkat edilmelidir. Doktorun verdiği talimatları izlemek enfeksiyon riskini azaltır ve iyileşmeyi hızlandırabilir. Doktor kontrolünde yavaş yavaş fiziksel aktiviteye geri dönmek, iyileşme sürecini teşvik edebilir. Fakat ağır kaldırmaktan veya yoğun egzersiz yapmaktan kaçınılmalıdır. Doktor iyileşme sürecini düzenli olarak izleyecektir. Kontrollerde dikişlerin durumu, semptomların gelişimi ve herhangi bir komplikasyonun varlığı değerlendirilir. Doktor tavsiyelerine uygun şekilde takip randevularına gitmek önemlidir.

Ameliyat olup olamayacağınıza karar vermek için bir uzman doktor ile görüşmelisiniz. Bu uzman hemoroidlerinizin şiddetini değerlendirecek, sağlık durumunuzu inceleyecek ve sizin için en uygun tedavi seçeneklerini belirleyecektir. Ameliyat kararı kişisel sağlık durumunuza, semptomların şiddetine ve cerrahi risklere dayalı olarak alınır. Unutmayın ki her hasta farklıdır ve ameliyat gerekip gerekmediği konusu kişiselleştirilmiş bir değerlendirme gerektirir.